A. Giriş
Pandemi sonrası dönemde iş dünyası önemli değişimlere sahne olmuş, çalışma hayatı büyük ölçüde dijitalleşmiş ve uzaktan çalışma modeli yaygın bir uygulama haline gelmiştir. Teknolojik gelişmelerin hız kazanması, internet ve bulut tabanlı sistemlerin etkin kullanımı, çalışanların mekândan bağımsız bir şekilde işlerini yürütebilmesini mümkün kılmıştır. Geleneksel ofis ortamına alternatif olarak geliştirilen uzaktan ve esnek çalışma modelleri hem işverenler hem de çalışanlar açısından yeni fırsatlar ve zorluklar doğurmuştur. Bu yeni sistem, zaman yönetimi ve maliyet avantajları sağlarken, aynı zamanda hukuki düzenlemeleri ve iş sağlığı güvenliği gibi konuları da gündeme getirmiştir.
Uzaktan ve esnek çalışma modellerinin yaygınlaşmasıyla birlikte iş hukukunda yeni düzenlemelere ihtiyaç duyulmuştur. Çalışma saatleri, iş sağlığı ve güvenliği, iş kazalarının tanımı, uzaktan çalışanların hakları ve işverenin yükümlülükleri gibi birçok konu, hukuki açıdan yeniden ele alınarak belirli çerçevelere oturtulmuştur. Ayrıca, kısmi zamanlı çalışma, vardiyalı çalışma ve proje bazlı çalışma gibi esnek çalışma modelleri de iş dünyasında giderek daha fazla benimsenmiş ve bu durum iş hukukunun kapsamının genişlemesine neden olmuştur. İşbu bilgi bülteninde, iş hukukunda esnek çalışma ve uzaktan çalışma modelleri detaylı bir şekilde ele alınarak hem çalışanlar hem de işverenler açısından hak ve sorumluluklar incelenecektir.
B. Uzaktan Çalışmanın Hukuki Çerçevesi
Uzaktan çalışma, çalışanların işlerini fiziksel olarak işyerinde bulunmadan yerine getirdiği bir çalışma modeli olarak tanımlanmaktadır. Pandemi sonrası dönemde yaygınlaşan bu model, iş hukukunda önemli değişiklikleri beraberinde getirmiştir. 4857 sayılı İş Kanunu'nun (“Kanun”) 14. maddesi uzaktan çalışmaya ilişkin düzenlemeleri içermekte olup, bu çalışma biçiminin hukuki çerçevesi belirlenmiştir. Uzaktan çalışmanın işveren ve çalışan açısından hak ve yükümlülükleri netleştirilerek iş ilişkilerinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesi amaçlanmıştır.
Uzaktan çalışmanın uygulanabilirliği ve işleyişi, taraflar arasında yapılacak yazılı bir sözleşme ile belirlenmelidir. Bu sözleşmede çalışma süreleri, çalışma ortamı, işveren tarafından sağlanacak ekipmanlar ve işçinin kullanacağı araçlar açık bir şekilde ifade edilmelidir. Ayrıca, işverenin kişisel verileri koruma yükümlülüğü kapsamında, çalışanların dijital ortamda paylaşacağı bilgilerin gizliliği sağlanmalı ve veri güvenliği politikaları oluşturulmalıdır.
Bunun yanı sıra, uzaktan çalışanların iş sağlığı ve güvenliği haklarının korunması büyük önem taşımaktadır. İşveren, çalışanlarını uzaktan çalışma sırasında karşılaşabilecekleri riskler konusunda bilgilendirmeli ve gerekli önlemleri almalıdır. Aynı zamanda, çalışanların sağlık ve güvenlik koşullarının denetlenebilmesi için işveren tarafından uygun mekanizmalar oluşturulmalıdır.
Bu düzenlemeler, hem işçi haklarını koruyarak mağduriyetleri önlemek hem de işverenin yasal yükümlülüklerini yerine getirmesini sağlamak amacıyla hayata geçirilmiştir.
C. Esnek Çalışma Modelleri
Çalışma hayatında geleneksel iş modellerine alternatif olarak geliştirilen esnek çalışma, çalışanların işlerini belirli bir mekâna veya standart çalışma saatlerine bağlı kalmadan yerine getirebildiği sistemleri kapsamaktadır. Bu model, hem işverenler hem de çalışanlar açısından çeşitli avantajlar sunarken, iş hukukunda da yeni düzenlemeleri beraberinde getirmiştir. Çalışma saatleri, iş sözleşmeleri, iş sağlığı ve güvenliği gibi konular esnek çalışma modellerinde farklı şekillerde ele alınmaktadır. İş Kanunu kapsamında esnek çalışmaya ilişkin hükümler yer almakta olup, bu çalışma biçimlerinin uygulanmasında belirli kurallar ve yükümlülükler bulunmaktadır.
Esnek çalışma, farklı ihtiyaçlara ve iş kollarına göre çeşitli şekillerde uygulanabilmektedir.
· Kısmi zamanlı çalışma, tam zamanlı bir çalışana göre daha az saatlerle iş yapmayı ifade eder ve çalışan, haftalık belirli saatler boyunca görev alır. Özellikle perakende, hizmet ve eğitim sektörlerinde sıkça tercih edilen bu modelde, çalışanların sosyal güvenlik hakları korunurken, işverenin sigorta ve yan haklara ilişkin yükümlülükleri devam eder.
· Vardiyalı çalışma ise belirli saat dilimleri içinde değişen vardiyalarla çalışmayı kapsar. Bu modelde işveren, çalışanların sağlık ve güvenlik koşullarını gözeterek vardiya sürelerini düzenlemeli ve haftalık çalışma saatlerinin yasal sınırlar içinde kalmasını sağlamalıdır.
· Evden çalışma, çalışanın işverenle anlaşmalı olarak belirli günler veya tamamen uzaktan çalışmasını kapsar. Bu modelde işveren, işçiye gerekli teknik desteği ve ekipmanları sağlamakla yükümlüdür.
· Freelance çalışma ise belirli projeler veya süreli sözleşmelerle bağımsız olarak iş yapılmasıdır. Bu sistemde çalışan genellikle serbest meslek erbabı olarak kabul edilmekte ve sosyal güvenlik haklarını kendi imkânlarıyla sağlamaktadır. Tüm bu esnek çalışma modellerinde işverenin iş sağlığı ve güvenliğini sağlama yükümlülüğü devam etmekte olup, çalışanların haklarının korunması için sözleşmelerin net bir şekilde düzenlenmesi gerekmektedir.
D. Uzaktan Çalışmada İş Kazaları ve Hukuki Boyutu
Uzaktan çalışma modelinin yaygınlaşmasıyla birlikte iş kazalarının tanımı ve kapsamı da hukuki olarak tartışılmaya başlanmıştır. Geleneksel işyerlerinde meydana gelen kazalar genellikle daha net bir şekilde tanımlanabilirken, uzaktan çalışmada bu durum daha karmaşık hale gelmiştir. Sosyal Güvenlik Kurumu (“SGK”) mevzuatına göre iş kazası, işçinin iş görme faaliyeti sırasında veya işin yürütülmesi nedeniyle uğradığı bedensel ya da ruhsal zararlar olarak kabul edilir. Uzaktan çalışma koşullarında meydana gelen kazaların iş kazası sayılabilmesi için belirli kriterlere uygun olması gerekmektedir.
Öncelikle, kazanın işveren tarafından belirlenen saatler içinde ve çalışanın işini yürüttüğü tanımlı çalışma ortamında gerçekleşmesi önemlidir. Çalışma saatleri dışında veya işveren tarafından belirlenmemiş bir alanda meydana gelen kazalar, iş kazası olarak değerlendirilme konusunda tereddüt yaratabilir. Örneğin, işveren tarafından evde belirli bir çalışma alanı tahsis edilmişse ve çalışan, o alanda çalışırken kazaya uğrarsa, bu durum iş kazası kapsamında değerlendirilebilir. Ancak, çalışanın mesai saatleri içinde ancak farklı bir ortamda (örneğin, kafede veya başka bir şehirde) kazaya uğraması, iş kazası statüsüne girmeyebilir.
Bunun yanı sıra, kazanın işle doğrudan ilişkili olması gerekmektedir. Çalışanın işini yaparken kullandığı ekipmandan kaynaklanan bir kaza (örneğin, bilgisayarın elektrik çarpması, çalışma esnasında sandalyesinden düşerek yaralanması gibi durumlar) iş kazası olarak kabul edilebilir. Ancak, çalışanın öğle arasında mutfakta yemek yaparken yaralanması veya kişisel bir aktivite sırasında zarar görmesi, iş kazası kapsamında değerlendirilemez.
Uzaktan çalışan bir işçinin iş kazası geçirmesi durumunda, kazayı derhal işverenine bildirmesi gerekmektedir. Bu bildirimin yazılı olarak yapılması, ileride doğabilecek hukuki süreçlerde ispat kolaylığı sağlamak açısından önemlidir. İşveren, kazaya ilişkin detayları içeren bir tutanak hazırlamalı ve kazanın meydana geldiği tarih, saat, yer ve kazanın nasıl gerçekleştiğine dair bilgileri eksiksiz olarak kaydetmelidir. Ayrıca, kazanın iş ile ilgili olduğuna dair görseller, tıbbi raporlar ve tanık ifadeleri gibi ek belgeler de toplanarak dosyada saklanmalıdır. Eğer kaza evde veya işverenin belirlediği uzaktan çalışma alanında gerçekleşmişse, işçinin burada çalıştığını ve kazanın iş ile bağlantılı olduğunu gösterecek kanıtların sağlanması gerekmektedir.
İşveren, iş kazasını öğrendikten sonra, en geç üç iş günü içinde kazayı SGK'ya bildirmekle yükümlüdür. SGK bildirimi çevrimiçi sistem üzerinden ya da ilgili Sosyal Güvenlik Merkezi’ne yazılı olarak yapılabilir. Bildirimin gecikmesi veya hiç yapılmaması durumunda işveren idari para cezası ile karşılaşabilir ve işçinin hak kaybına uğramasına neden olabilir. İşçi ise, kaza sonrası tıbbi müdahale aldıysa, hastane veya sağlık kuruluşu tarafından SGK'ya iş kazası bildirimi yapılmasını talep etmelidir. Sağlık kuruluşları iş kazalarını doğrudan SGK'ya bildirmekle yükümlüdür, ancak işverenin de bu süreci takip etmesi gereklidir. Tüm bu adımlar eksiksiz yerine getirildiğinde, uzaktan çalışma sürecinde yaşanan bir kaza resmî olarak iş kazası statüsüne alınabilir ve çalışan, SGK tarafından sağlanan iş kazası sigortasından doğan haklarından yararlanabilir.
E. İşverenin Uzaktan Çalışmadaki Yükümlülükleri
Uzaktan çalışma modelinde işveren, çalışanların haklarını korumak ve iş süreçlerinin sağlıklı bir şekilde yürütülmesini sağlamak adına birtakım yükümlülüklere sahiptir. İş Kanunu ve ilgili mevzuatlar gereğince, uzaktan çalışanların iş sağlığı ve güvenliği, çalışma koşulları, kişisel veri güvenliği ve teknik destek gibi konularda korunması işverenin sorumluluğundadır.
Öncelikle, işveren uzaktan çalışanın kullanacağı ekipmanları sağlamalı veya bu ekipmanların temin edilmesi için mali destek sunmalıdır. Çalışanların işlerini verimli bir şekilde yürütebilmesi için gerekli olan bilgisayar, yazılım, internet erişimi ve diğer teknik donanımlar işveren tarafından temin edilmeli ya da çalışan bu ekipmanları kendi temin ediyorsa belirli bir tazminat veya destek verilmelidir. Ayrıca, teknik destek sağlanarak çalışanların sistemsel sorunlarıyla ilgilenilmelidir.
Bunun yanı sıra, işveren iş sağlığı ve güvenliği konularında bilgilendirme ve denetim yapma yükümlülüğüne sahiptir. Uzaktan çalışma ortamında çalışanların ergonomik koşullara uygun bir çalışma düzenine sahip olması, işverenin bilgilendirmesi gereken konular arasındadır. Çalışma ortamının güvenliği, ekran başında uzun süreli çalışmaya bağlı sağlık riskleri ve psikososyal destek gibi konular hakkında düzenli olarak eğitim ve bilgilendirme yapılmalıdır. İşveren, uzaktan çalışma sırasında iş kazalarının önlenmesi için gerekli önlemleri almak ve olası iş kazalarını SGK'ya bildirmek zorundadır.
Son olarak, işveren çalışanların kişisel verilerini korumakla yükümlüdür. Uzaktan çalışmada dijital ortamlar daha fazla kullanıldığı için, işçilerin kişisel verileri ve mesleki bilgileri çeşitli risklere açık hale gelmektedir. İşveren, KVKK (Kişisel Verileri Koruma Kanunu) kapsamında çalışanların özel bilgilerini koruyacak tedbirleri almalı ve veri güvenliği konusunda çalışanları bilgilendirmelidir. Ayrıca, çalışanların iş süreçlerinde kullandıkları dijital platformların güvenliğini sağlamak için gerekli yazılım ve siber güvenlik önlemleri alınmalıdır.
F. İşçinin Uzaktan Çalışmadaki Yükümlülükleri
Uzaktan çalışma modelinde işçiler de iş sözleşmesi ve İş Kanunu kapsamında belirlenen kurallar çerçevesinde birtakım yükümlülüklere sahiptir. Uzaktan çalışmanın esnek yapısına rağmen, çalışanların iş süreçlerini düzenli ve verimli bir şekilde yürütmeleri için belirlenen kurallara uymaları gerekmektedir.
İlk olarak, çalışan belirlenen çalışma saatlerine uyum sağlamak zorundadır. Uzaktan çalışmanın en önemli avantajlarından biri esneklik olsa da işveren ve çalışan arasında belirlenen saatler içinde çalışılması gerekmektedir. İşveren tarafından tanımlanan çalışma düzenine ve mesai saatlerine uyum göstermek, iş süreçlerinin aksamaması için kritik öneme sahiptir. Ayrıca, uzaktan çalışmada işverenin denetim mekanizmalarına uygun şekilde çalışma saatlerinin ve görevlerin yerine getirildiğinin kanıtlanması gerekebilir.
İkinci olarak, çalışan işveren tarafından sağlanan veya kendi temin ettiği ekipmanları özenli ve amaca uygun şekilde kullanmalıdır. İş için verilen bilgisayar, yazılım ve diğer ekipmanların kişisel kullanım için değil, yalnızca iş amaçlı kullanılması gerekmektedir. Ayrıca, çalışanların bu ekipmanları yetkisiz kişilerle paylaşmaması, teknik güvenlik tedbirlerine uyması ve sistemlerin zarar görmemesi için özen göstermesi beklenir.
Son olarak, uzaktan çalışanlar iş sağlığı ve güvenliği kurallarına uymakla yükümlüdür. Çalışanların, işveren tarafından sağlanan iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerine katılması, çalışma alanlarını güvenli hale getirmesi ve ergonomik çalışma koşullarına dikkat etmesi gerekmektedir. Örneğin, uzun saatler masa başında çalışan bir uzaktan çalışanın düzenli aralıklarla mola vermesi, göz sağlığına dikkat etmesi ve uygun bir oturma düzeni oluşturması hem verimlilik hem de sağlık açısından önemlidir. İş kazaları ve meslek hastalıkları, sadece işverenin değil, çalışanların da alacağı önlemlerle önlenebilir.
Özetle, uzaktan çalışanların işveren tarafından belirlenen kurallara ve prosedürlere uyması, çalışma saatlerini düzenli takip etmesi ve iş sağlığı güvenliği önlemlerine riayet etmesi beklenmektedir. İşçinin yükümlülükleri, uzaktan çalışma modelinin etkin bir şekilde işlemesini sağlamak ve işveren-çalışan arasındaki iş ilişkisini sürdürülebilir kılmak açısından büyük önem taşımaktadır.
G. Sonuç
Uzaktan ve esnek çalışma modelleri, çalışanlara esneklik ve iş-özel hayat dengesi sağlarken, işverenlere maliyet avantajı ve geniş bir yetenek havuzuna erişim imkânı sunmaktadır. Ancak, bu modellerin sağlıklı işlemesi için tarafların hak ve sorumluluklarının net bir şekilde belirlenmesi gerekmektedir. Hukuki belirsizlikler, iş ilişkilerinde anlaşmazlıklara ve hak kayıplarına yol açabilir.
Bu nedenle, sözleşme temelli bir yaklaşım benimsenmeli ve çalışma koşulları mevzuata uygun şekilde düzenlenmelidir. İşverenler, çalışanların iş sağlığı ve güvenliği, veri gizliliği ve çalışma saatleri gibi konulardaki haklarını güvence altına almalı; çalışanlar ise belirlenen kurallara uymalıdır. Yasal düzenlemelerin takip edilmesi, taraflar arasındaki iş ilişkisini daha güvenli ve sürdürülebilir hale getirecektir.
Saygılarımızla,
Özhelvacı & Partners.
Comments